İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz’ün Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamındaki ithalatın ciddi boyutlara ulaştığını söylemesi ve DİR payı azalmasına karşın, tekstil hammadelerindeki DİR payının yüzde 18’den yüzde 23,5’e yükseldiğini belirterek eleştiriler getirmesine Denizli İhracatçılar Birliği Başkanı Hüseyin Memişoğlu’ndan yanıt geldi.
“DAHİLDE İŞLEME REJİMİ (DİR) NEDİR?”
Öksüz’ün açıklamalarına katılmadığını ifade eden Başkan Memişoğlu, “Dahilde İşleme Rejimi (DİR) nedir? Türkiye’de üretilen buğday Türkiye’nin tüketimine yetiyor. Fakat Türkiye bir buğday ithalatçısı... Şu anda Ukrayna’dan ve Rusya’dan buğday ithal ediyor ve bu buğdayları fabrikalarda işliyor. Sonrasında bu buğdaylar dünya ülkelerine un ve makarna başta olmak üzere pek çok kalemde satılıyor. İtalya makarna cenneti ancak oradaki marketlerde makarnanın üzerine Made in Türkiye yazdığını görürsünüz. Tekstilde bunu düşünecek olursanız, tekstil hammadelerindeki DİR payının yüzde 18’den yüzde 23,5’e yükseldi. Bu rakam çok yüksek değil. Çünkü pamuk ipliği ihracatı, genel tekstil ihracatı içerisinde çok küçük kalıyor. İplik ithalatçısı arkadaşlar DİR’in kısıtlanması talebinde bulunuyorlar. Türkiye’de yılda 700-800 bin ton pamuk üretimi yapılıyor. 2 milyon ton pamuk ipliği üretim kapasitesi var. Türkiye; Brezilya, Arjantin, Yunanistan, Amerika ve Afrika ülkelerinden ithal ediyoruz. İplik üreterek bunu ihracata dönüştürüyoruz” dedi.
“İTHAL ETTİĞİNİZ ÜRÜNÜN SÜRESİ 6 AY”
Öksüz’ün sözleri üzerinden de ifadeler kullanan Başkan Memişoğlu, “Pamuk ipliği suiistimali DİR kapsamında nasıl olur? Siz malı getirir, üretmez ve iç piyasada satarsanız bunun bir karşılığı olur. İthal ettiğiniz ürünün süresi 6 ay. Bu süre içerisinde ürünü çıkarmak zorundasınız. 6 ayda çıkmaz, majör durumlar olursa uzatma alırsınız ancak aksi suiistimal durumunda ithalat vergisi, ilave gümrük verileri sizden istenir. Undan verdiğim örneği düşünsünler. Bizim tüccar ülke olmamız gerekiyor. Biz bu şartlarda rekabetçi olmaya çalışırken fiyat tutturabilirsek başımızın üstünde yerleri var. Başka ülke sanayicine neden iş yaptıralım. O ipi alamazsak da iş yapamayız. Dokumasından, konfeksiyondan, boyamaya kadar ilmek ilmek işlenen bir süreç var. Yurt dışından müşteri gelmesin gerek kalmaz. Restoranlar, oteller, uçaklar her şey çalışıyor. Denizlili sanayicilerin Heimtekstil Fuarı’na harcadığı ve yatırım yaptığı rakam 6 milyon Euro. Biz ihracat yapmalıyız. Belki 5 sene sonra iplikte değil yarı mamul getirip işleyip satacağız” diye konuştu.