Denizli Eczacı Odası Başkanı Hasan Hazer, 5 kanser ilacının daha Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) geri ödeme listesine alındığını açıklamasını olumlu bulduklarını söyledi. “Eczacılık halk sağlığının olmazsa olmazı ve ayrılmaz parçasıdır” diyen Başkan Hazer, Sadece maddi çıkar öncelikli sermayenin, Türkiye ilaç pazarına iştahla bakmasını iyi anlamamız gerekiyor” diyerek sektörde yaşanan sorunlar ve krizlerle ilgili açıklamalarda bulundu ve önerilerini sıraladı.
“SERMAYENİN BAKIŞINI İYİ ANLAMAMIZ GEREKİYOR”
“Çağımızda küreselleşen yenidünyada; ülkeler kendi sağlık sistemlerini, yurttaşlarının yaşamını uzatmak, yaşam kalitelerini artırmak önceliğiyle düzenlemektedir” diyen Hazer, “ Yüzyıllar boyunca medeniyetin gelişmesiyle yaşamlar, meslekler kısacası dünya değişmektedir. Her ne kadar değişim ve gelişimi yadsınamayacak bir gerçeklik olsa da Hipokrat ve Galenos’dan bu yana “Önce zarar vermeyeceksin” düsturu geçerliliğini korumaktadır ve koruyacaktır. Tüketim odaklı yenidünya düzeni ilaç ve tıbbi ürünlerin pozisyonu ilaç zehirlenmeleri ilaç suiistimalleri bağımlılıklar ve yan etki komplikasyonları kendi göstermekte ve halk sağlığını tehdit etmektedir. Bu bağlamda ABD başta olmak üzere ilaçların marketlerden temini zehirlenme başta olmak üzere birçok soruna sebep olmaktadır. Sadece maddi çıkar öncelikli sermayenin, Türkiye ilaç pazarına iştahla bakmasını iyi anlamamız gerekiyor” dedi.
ÇÖZÜM ÖNERLERİNİ SIRALADI
Yaşadıkları sorunlara dair düşüncelerini dile getiren Hazer, çözüm önerilerini şöyle sıraladı;
*Sağlık Bakanlığı İlaç Fiyat Kararnamesinde yapılması gereken değişiklik
*Sosyal Güvenlik Kurumu ilaç alım protokolünün yenilenmesi
*Vitaminler başta olmak üzere birçok tıbbi ürünün Tarım Bakanlığından ruhsat alarak kullanıma sunulması
*Vitaminler ve bitkisel ürünlerin reklamının yapılarak bilinçsiz tüketim ve neticesinde oluşması muhtemel sağlık problemlerinin önemsenmemesi
*Kontrolsüz ve plansız açılan eczacılık fakülteleri ve yeni mezun eczacıların istihdam sorunu
Konu sağlık olduğunda bütün problemler önemli ve öncelikli olmalıdır” diye konuştu.
“FİYATLAR ARTTIKÇA KARLAR AZALIYOR”
Yaşadıkları sorunların sadece sektörü değil tüm halkı ilgilendirdiğini ifade eden Başkan Hazer, “Bu sorunlar bir meslek grubunun değil tüm halkımızın etkileneceği problemlerdir. İlaç fiyatları üretici, depocu ve eczacı karlılığı fiyat kararnamesi ile düzenleniyor. İlaç fiyatları arttıkça üretici, depocu ve eczacı karlılığı azalmaktadır. Bu soruna acil çözüm getirilmelidir. İlaç fiyatları belirlenirken Euro kuru baz alınmaktadır ama şuan ki referans kur 21,67 TL’dir. İlaç ham maddelerinin ve ilaçların büyük çoğunluğu ithal edilmektedir. Bu güncellemenin yapılmaması ilaç üretiminde aksaklıklara sebep olmaktadır” şeklinde konuştu.
HAZER UYARDI; “HALK SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR…”
“İlaç bedellerinin %98’i Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmaktadır” diyerek sözlerine devam eden Başkan Hazer, “Bu işleyişte ilaçların hangi kurallarla hastalara verilebileceği Sosyal Güvenlik Kurumu ilaç alım protokolü ile belirlenmektedir. Bu protokol hastaların ilaca erişiminde zorluklar ve sorunlara sebep olmaktadır. Hastalarımızın ilaçlara erişmekte zorluk çekmekte, ya ücretiyle satın almak ya da yüksek fiyat farkları ödemektedir. İlaç formunda satışa sunulan vitaminler, bitkisel ürünler, eklem içi enjeksiyon sıvıları gibi bazı ürünler Tarım Bakanlığından ruhsat alarak reklam yapmanın önünü açmakta bu ürünlerin eczaneler dışında denetimsiz satılmasına sebep olmaktadır. Satış öncelikli ehil olmayan ellerde satışa sunulan doktor ya da eczacı tarafından tavsiye edilmeden kullanılan bu ürünler halkımızın sağlığını tehdit etmektedir. Anılan ürünlerin Sağlık Bakanlı tarafından ruhsatlandırılmasını, reklam yasaklarının uygulanmasını talep etmekteyiz” diye konuştu.
“İLAÇ ÜRETİMİNDE DÜNYADA BAŞI ÇEKMELİYİZ”
Ülkede 65 eczacılık fakültesi bulunduğunu söyleyen Hazer, “Burada öğrenim gören öğrenciler istihdam ve gelecek kaygısı duyuyor. Ayrıca bu fakültelerden sadece 15 tanesi yeterli laboratuar ve öğretim üyesi kadrosuna sahip. Sağlık profesyonellerinin eğitim kalitesinin düşmesi ileride büyük sorunlara sebep olacak. Gelişmiş ülkelerde yeni sentezlenip kullanıma sunulan ilaçların geri ödenmesinde, SGK Protokolü ve birçok bürokratik engel sonucunda ilaçlara erişim zorlaşmaktadır. Kanser başta olmak üzere birçok hastalıkta kullanılan bu ilaçların büyük kısmını mahkeme kararı ile temin edilebilmektedir. Hastaların ilaca erişirken daha hızlı, zorlukla ve bürokratik engellerle karşılaşmamaktadır. Ülke olarak kendi ilacımızı üretmek yeni ilaçlar keşfetmek, 4 bin endemik bitki türüne sahip Anadolu’nun ilaç üretimi konusunda dünyada başı çekmesini arzulamaktayız. Bilim insanı ve gerekli kaynaklar anlamında ülkemiz gerekli yetkinliğe sahiptir” dedi.
