Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ve İç Ticaret Genel Müdürü Adem Başar’ın katılımıyla, Antalya Toptancı Hal Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği’nde, ülke genelinde hallerin genel durumu, sebze ve meyve fiyatlarındaki dalgalanmalar ve sektörde yaşanan sorunlar ele alındı. Üreticiden tüketiciye kadar olan süreçte maliyetlerin artışı, arz-talep dengesizlikleri ve fiyatların nasıl düzenlenebileceği konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantıya katılım sağlayan Türkiye Halciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve Denizli Meyve Sebze Komisyoncuları Derneği (DEMESKO) Başkanı Halil Öztürk, fiyat istikrarı ve sektörün sürdürülebilirliği konusundaki görüşlerini paylaştı.
“SEKTÖRDEKİ SORUNLARI İLETTİK”
Antalya’da gerçekleştirilen toplantıda sorunları Bakan Yardımcısı Gürcan’a ilettiklerini ifade eden Başkan Öztürk, “Türkiye Halciler Federasyonu olarak geçtiğimiz ay içerisinde genel kurulumuz vardı. Yapılan seçimlerde tekrardan yönetime seçilmiştik. Yeni yönetim oluştu ve Antalya’da Ticaret Bakan Yardımcımız Mahmut Gürcan’ın da katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda hallerin genel durumu, sebze ve meyve fiyatlarındaki dalgalanmalar ve sektörde yaşanan sorunlar ele alındı. Üreticiden tüketiciye kadar olan süreçte maliyetlerin artışı, arz-talep dengesizlikleri ve fiyatların nasıl düzenlenebileceği konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. Öyle ki; üreticide 10 lira olan ürün pazarda 50 liraya yükseliyor. Büyük bir makas var. Bazı hal esnaflarının problemleri var, teknik sorunlar ve meseleler başta olmak üzere hepsini Ticaret Bakan Yardımcımız Mahmut Gürcan’a ilettik” dedi.
“YÜZDE 500’E VARAN FİYAT ARTIŞLARI VAR”
Üreticiden tüketiciye ulaşana kadar ürünlerin fiyatlarının fahiş fiyatlara çıktığını ifade eden Başkan Öztürk, “Bunların hepsi tespit edilecek. Fiyatların hallerden kaynaklı yükselmediğini gördüler. Halde komisyon yüzde 8 ancak üreticiden tüketiciye ürün ulaşana kadar yüzde 500’e varan fiyat artışları görüyoruz. Yüzde 8’in ciddi bir oran olmadığı görüşündeyiz. Burada özellikle aracıların tespit edilmesi gerekiyor. Antalya’daki toplantı çok verimli geçti, Denizli’de de yapılmasını teklif ettik. Burada da büyük çaplı bir toplantı gerçekleştirilecek. Üretim bölgesi olan illerde toplantılar yapılacak. Denizli özellikle nar, ayva ve üzüm gibi birçok üründe ülkenin en büyük tedarikçilerinden birisi… Bizim hedefimiz fiyatların sektörde ciddi bir zemin üzerine oturması. Eğer ki ürünlerin alış ve satış arasındaki makasta bir denge kurulursa herkes için iyi olacak” ifadelerini kullandı.
“ALDIĞI ÜRÜNÜ 2.5 KATTAN FAZLA SATANA CEZA KESİLECEK”
“Bir ürün üreticiden 10 liraya çıkıyorsa, 20 liraya satılsın” diyerek sözlerine devam eden Öztürk, “Tüketiciye fahiş fiyat yansımasın. Biz fiyat farklılıklarından çok büyük rahatsızlık duyuyoruz. Bir ürün X satış noktasında 60 lira, diğerinde 80 lira bu olmaz. Dolayısıyla tüketicilerde bundan muzdarip… Alış ve satış arasındaki farkı standarda bağlayacağız. 2.5 kat uygulaması getirilecek. Örneğin aldığı ürünü 2.5 kat fazlasına satanlara fahiş fiyat cezası kesilecek. Satıcı halden 20 liraya aldığı ürünü 100 liraya, 150 liraya bile satabiliyor. Bunun bir adının olması gerekiyor. Üreticiler de haklı, ‘Ben 10 liraya sattım, nasıl 100 lira oluyor’ diyor” diyerek fahiş fiyatlarla ilgili çözüm yolları aradıklarını aktardı.
“KANUNU 3 KEZ ÇİĞNEYEN YANDI…”
2.5 kat uygulamasının hem vatandaşa hem de enflasyona fayda getireceğini söyleyen Öztürk, “Tüketiciler fiyatları sürekli takip edemez ve etmek zorunda da değil. Bizler kimseyi suçlamıyoruz ama vatandaşın da aldatılmasını istemiyoruz. Halkımız avakadonun fiyatını bilemez ya da patlıcan ucuz mu, pahalı mı? Bilmez. Kendisine söylenen fiyata göre alır, geçer. Bu işin standardı gelirse hepimiz zan altından çıkacağız. Bakanlık satıcılara sertifika verecek. Kanunu 3 kez çiğneyenlerin belgesi alınacak ve ticaret yapamayacak” dedi.