6 Şubat Depremlerinin Üzerinden İki Yıl Geçti: Acılar Taze, Bilimsel Önlemler Yeterli mi?
Jeofizik Mühendisi Murat Bayram, 6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde yaptığı açıklamada, depremin unutulmaması gerektiğini ancak konuşmaktan öteye geçerek somut adımlar atmanın şart olduğunu vurguladı. Bayram, "Ne değişti, ne gelişti bakmak lazım. Toplum olarak değerlendirme yapmalıyız. Unutmuyoruz, evet, ama çok üzülüyoruz" ifadelerini kullandı.
Bilimsel Çalışmalar Yeterince Destekleniyor Mu?
Depremlerin önceden tahmin edilebilmesi ve risklerin en aza indirilmesi için bilimsel çalışmaların kritik olduğunu belirten Bayram, mühendislik disiplinlerinin birlikte çalışması gerektiğini söyledi. Ancak, düzenlenen çalıştaylarda jeofizik biliminin yeterince yer almadığını belirten Bayram, şu sözlerle eleştiride bulundu:
"Bir ticaret odası çalıştay yapıyor, bir büyükşehir belediyesi çalıştay yapıyor, sürekli konuşuluyor ama içinde jeofizik yok. Bunu anlamak ve kabul etmek zor. Oysa bilim, Jeoloji-Jeofizik-İnşaat bilimlerini mimari çerçevede bir arada tutmazsan başarılı olamayacağını söylüyor."
Bayram ayrıca, Türkiye’de bilim insanlarının yaptığı araştırmalara yeterince destek verilmediğini ifade etti. Santorini Adası’nın kuzeydoğusunda 31 Ocak 2025’ten itibaren devam eden sismik aktivitenin dikkat çekici olduğunu belirten Bayram, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa’nın Ege Bölgesi’ndeki volkanik hareketliliği araştırmak için proje başvurusunda bulunduğunu, ancak destek görmediğini söyledi.
Ege Denizi ve Tsunami Tehlikesi
Bayram, son dönemde Santorini ve çevresinde gözlemlenen sismik hareketliliğin, bölgedeki potansiyel tsunami riskine işaret ettiğini ancak şu an için büyük bir tsunami tehlikesi olmadığını düşündüğünü belirtti. "Deniz tabanında büyük bir topoğrafya değişimi olmadıkça tsunami riski şu an için düşük" diyen Bayram, deniz çekilmelerinin çoğunlukla rüzgar hareketlerinden kaynaklandığını da ekledi.
Ancak, Ege Denizi’nin jeolojik yapısının önemli bir risk taşıdığını hatırlatan Bayram, şu bilgileri paylaştı:
"Ege Denizi'nin güneyinde yer alan Hellenik Yayı, Afrika plakasının Avrasya plakasının altına dalması nedeniyle oluşmuş aktif bir dalma-batma zonudur. Bu süreç, Ege Volkanik Arkı'nı oluşturmuş ve özellikle Santorini ve Kolumbo gibi volkanların meydana gelmesine sebep olmuştur. Santorini tarih boyunca büyük patlamalar yaşamış ve bazıları tsunamilere neden olmuştur. 1956 Amorgos Depremi (M7.7), bölgede büyük bir tsunami yaratmış, Fethiye kıyılarında dahi etkisini göstermiştir."
Denizli ve Çevresi İçin Risk Var Mı?
Murat Bayram, Ege’deki sismik hareketliliğin Denizli ve çevresini etkileyip etkilemeyeceği konusunda da değerlendirmelerde bulundu. Büyük bir kırılma olmadığı sürece Denizli için büyük bir deprem riskinin söz konusu olmadığını belirten Bayram, “Büyük bir kırılma olsa dahi, burada sadece hissedilir bir sarsıntı olabilir. Ancak büyük bir deprem olasılığı şu an için görünmüyor. Daha fazla bilimsel araştırma yapılması gerekiyor” dedi.
"Deprem Değil, Bilimsel Yetersizlik Öldürür"
Bayram, mühendislik disiplinlerinin ve bilim insanlarının bir araya gelerek bilimin gerekliliklerini yerine getirmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
"Depremler her zaman olacaktır. Önemli olan, bizim ne kadar hazır olduğumuzdur. Kontrollük teşkilatları, jeoloji, jeofizik ve inşaat mühendisleri olarak bir araya gelmeli ve bilimin ne emrediyorsa onu uygulamalıyız. Artık bir depremde kimsenin hayatını çare varken göz göre göre kaybetmesini istemiyoruz."
6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenleri anan Bayram, "Bu felaketin tekrar yaşanmaması için bilimin ışığında hareket etmeli ve gerekli önlemleri almalıyız. Başarabiliriz" diyerek sözlerini tamamladı.
